İnanmak
İnsanoğlunun en güçlü duygusu
İnsanı
insan yapan, insanlığından çıkaran bir şeylere yaslayan... kucak
açan sığınılacak liman yapan
Taşa,
tahtaya, toprağa, insana, doğaya inanır insan... inancı bütün benliğini kapatır
tutar.
Tapar
delicesine severcesine hep bir idea idol – tagut – sarsılmaz bitmez tükenmez
sandığı kendi gerçeği öyle tapınır durur (inkâr etse de bunu yapar insan)
Adem’den
başlangıç gözünü kör ettiği hayat sınavı bazen katil yapar bazen korunası bir
ruh ile anlaşır, savaşır durur insan düzene gelmez.
İnanır
inkâr da etse inkarcılığa inanır. Boş gelse de inanır.
İnanmaya,
bir inanca kurguludur. Meşgul olduğu etrafında döndüğü zamanını verdiği
şeylerle geçirir ömrünü tutsaktır. Tutulmuş emellerinin meyvesinden almak için,
başı boştur. Keyfi aldığı her şeyin dumanını saklar. Ateşi olur onu alır
tutuşturur.
Zayıflık
da getirir çoğu zaman boş inanmalar insana umursamazlıkla devam eder. Yalanı
misafir eder ağzına diline eş eder. Oysaki dilde durmaz ağızdan çıkan çok hedefler
seçer. Çok mecralar geçer dönüp durur kendisini bulur.
Bir
sinir harbidir. Zayıflığının belli durakların tepe nokta gücünün yettiği güç
yettirdiği kolladığı zamanda patlar ve patlar döker ve saçar.
Eyvah
diyecek de var hatır soracaksa çünkü hiçbirini kendi başına yapamaz.
İnanmak…
Cesareti
getirir. Hele de yanındaysa cehaleti tutturamaz dengeyi bocalamak harap
uçurumda durmak ona düşer.
............................
Yorumlar
Yorum Gönder